IP Adresi Nasıl Çalışır?

IP Adresi Nasıl Çalışır?

Telefonundan bir siteye girdiğinde ya da bilgisayarından e-posta gönderdiğinde, arkada görünmez bir adres sistemi hemen devreye girer. Bu sistem, verinin doğru yere ulaşması için sürekli çalışır. İnternete bağlı her cihazın, tıpkı ev adresi gibi benzersiz bir numarası vardır.

Tarayıcıya bir adres yazıp Enter’a basarsın ve birkaç saniye içinde sayfa karşına gelir. Ama o kısa sürede veriler aslında belki yüzlerce kilometre yol kateder. Bu yolculukta veriler küçük parçalara bölünür ve her parça, IP adreslerini kullanarak doğru hedefi bulur.

Kısacası IP adresi, internette kim kiminle konuşuyor ve verinin nereye gideceği sorularının cevabını verir. Şimdi adım adım “IP adresi nasıl çalışır?” sorusunu netleştirelim.

IP Adresi Nedir?

IP, Internet Protocol yani "İnternet Protokolü" ifadesinin kısaltmasıdır. IP adresi ise bu protokolü kullanan her cihaza verilen sayısal bir kimliktir. Bu kimlik sayesinde cihazlar birbirini tanır ve aralarında veri alışverişi yapabilir.

Basit düşünelim: Ev adresin posta için ne ifade ediyorsa, IP adresin de internet trafiği için aynı işe yarar.

IP adresindeki her sayı 0 ile 255 arasında olabilir ve bu sayılar noktalarla ayrılır. Bu yapı, IP adresinin hem ağ kısmını hem de cihaz kısmını içinde barındırır.

Günlük hayatta IP adresi sayesinde pek çok işlem sorunsuz çalışır:

Bu işlemlerin hepsinde veri paketlerinin içinde bir kaynak IP adresi ve bir de hedef IP adresi bulunur.

IPv4 ve IPv6 Arasındaki Farklar

IP adresleri temel olarak iki sürümde karşımıza çıkar: IPv4 ve IPv6. Günlük hayatta en sık gördüğün sürüm günümüzde IPv4’tür, ancak IPv6 kullanımı da giderek artıyor.

IPv4, 32 bit uzunluğundadır ve yaklaşık 4,3 milyar farklı adres üretebilir. Noktalarla ayrılmış dört sayıdan oluşur. İnternet büyüdükçe bu adres sayısı yetersiz kalmaya başladı. Dünya genelindeki cihaz sayısı arttıkça, IPv4’ün sınırına yaklaşıldı. Bu yüzden IPv6 geliştirildi.

IPv6, 128 bit uzunluğundadır ve neredeyse tükenmeyecek kadar çok adres sunar. Rakam ve harf içeren, iki nokta ile ayrılmış bir yapı kullanır.

Kısaca özetlersek:

Çoğu kullanıcı fark etmeden, arka planda hem IPv4 hem de IPv6 ile internete çıkabiliyor. Kullandığın internetin IPv6 desteğini merak ediyorsan IPv6 testi yapabilirsin.

IP Adresi Trafiği Nasıl Yönlendirir?

Şimdi de en kritik soruya gelelim: IP adresi nasıl çalışır? Diyelim ki telefonundan bir web sitesine girmek istiyorsun. Tarayıcıya alan adını yazarsın ve cihazın, bu alan adının karşılığındaki IP adresini öğrenmeye çalışır.

Ardından bu IP adresine doğru bir istek paketi hazırlanır. Paket önce modeme gider, oradan internet servis sağlayıcına ulaşır. İnternetteki yönlendiriciler, paketin hedef IP adresine gidebileceği en uygun yolu bulur. Paket, hedef sunucunun IP adresine ulaştığında sunucu yanıt paketini tekrar senin IP adresine gönderir.

Tüm bu gidiş geliş milisaniyeler içinde gerçekleşir. Her paket üzerinde kaynak IP adresi ve hedef IP adresi yer alır.

IP Adresi ve DNS İlişkisi

İnternetteki sitelerin de IP adresleri vardır, ancak kimse uzun sayı dizilerini ezberlemek istemez. İşte bu noktada devreye DNS, yani "Domain Name System" girer.

DNS, alan adlarını IP adreslerine çeviren bir sistemdir. Bunu bir telefon rehberi gibi düşünebilirsin. Rehberde bir kişinin adını yazarsın, numarayı tek tek girmezsin. DNS’te de alan adını yazarsın, o da bunun karşılığındaki IP adresini bulur.

Sen bir alan adı yazdığında, cihazın önce DNS sunucusuna bu alan adının IP adresini sorar. DNS sunucusu adresi bulup cevaplarsa, tarayıcı o IP adresine istek gönderir. Bu sayede IP adresleri arka planda çalışır, senin karşına ise sadece alan adları çıkar.

Yerel IP, Genel IP ve NAT

Tek bir evde birden fazla cihaz aynı modeme bağlanabilir. Telefon, laptop, tablet ve TV aynı ağda bulunur. Buna rağmen hepsi sorunsuz çalışır; çünkü IP adresleri ve NAT beraber devrededir.

Temel olarak iki tür IP adresi vardır:

Yerel IP adresi, ev veya ofis içindeki yerel ağda kullanılır. Genellikle 192.168.x.x veya 10.x.x.x gibi aralıklardan birine aittir.

Genel IP adresi ise internete çıktığında dışarıdan görünen IP adresindir. Bunu genellikle internet servis sağlayıcın verir ve dış dünyada seni temsil eden adres olarak kullanılır.

İkisinin arasında NAT, yani "Network Address Translation" bulunur. NAT, modeminin yaptığı adres çevirme işlemidir. Ev içindeki her cihazın kendine ait yerel IP adresi vardır, fakat internete çıkarken hepsi modem üzerinden tek bir genel IP adresini kullanır. Modem, içeriden gelen trafiği takip eder ve gelen cevapları doğru cihaza geri yönlendirir.

İnternet tarafında çoğu zaman sadece modeminin genel IP adresi görünür. Hangi cihazın hangi isteği yaptığını ise modem içeride ayrı ayrı takip eder.

Statik ve Dinamik IP Adresleri

IP adresleri kullanım şekline göre statik ve dinamik olarak ikiye ayrılır.

Statik IP adresi, değişmeyen sabit IP’dir. Genellikle web sunucuları ve e-posta sunucuları gibi sürekli erişilebilir olması gereken hizmetler için tercih edilir.

Dinamik IP adresi ise zamanla değişebilen IP adresidir. Ev kullanıcılarının büyük bölümü dinamik IP adresi kullanır. Modemi kapatıp açtığında veya bağlantıyı yenilediğinde IP adresin değişebilir. İnternet servis sağlayıcılar, dinamik IP’leri büyük bir havuzdan sırayla dağıtır.

Kısaca:

Portlar ve IP Adresi Birlikte Nasıl Kullanılır?

Tek bir IP adresi üzerinde aynı anda birden fazla servis çalışabilir. Örneğin aynı sunucuda web sitesi, e-posta servisi ve dosya paylaşımı bulunabilir.

Ağ cihazları hangi servise gideceğini port numaraları sayesinde anlar. Port, cihaz üzerinde çalışan farklı uygulamaları ayıran numaradır. IP adresini bir apartmanın dış kapısı gibi düşünebilirsin; port numarası ise daire numarası gibidir.

Örneğin:

Tarayıcı bu port bilgilerini çoğu zaman otomatik kullanır, sen kullanıcı olarak bunu fark etmezsin. Arka planda IP adresi ve port beraber çalışır ve trafik doğru uygulamaya yönlendirilir.

IP Alt Ağları (Subnet) ve Basit Örnek

Bazı durumlarda tek bir IP adresi grubu, tanımlanan ağı yönetmek için fazla büyük kalabilir. Bu durumda büyük ağı daha küçük parçalara bölmek için alt ağlar kullanılır.

Alt ağ yapısı sayesinde ağ daha düzenli hale gelir. Hem güvenlik hem yönetim kolaylaşır, aynı zamanda trafik daha verimli şekilde yönetilir.

Bir şirkette muhasebe, insan kaynakları ve yazılım ekibini düşün. Aynı fiziksel ağda olsalar bile IP alt ağlarıyla mantıksal olarak birbirlerinden ayrılabilirler.

Alt ağların temel faydalarını şöyle özetleyebiliriz:

IP Adresi Güvenliği ve Gizlilik

IP adresi tam olarak ev adresini vermez ama yaklaşık konum bilgisine dair çıkarımlar yapılabilir. Ayrıca IP adresi, yapılan bağlantıların loglarında da yer alır.

Bazı servisler, IP adresine göre ülke veya bölge tespiti yapar. Bazı platformlar IP’ye göre erişim engeli uygulayabilir. Güvenlik sistemleri, saldırı denemelerini IP adreslerine göre izler ve kayıt altında tutar.

Kendi güvenliğin için ortak Wi-Fi ağlarında hassas işlemler yaparken dikkatli olmalısın. Güncel bir güvenlik duvarı ve antivirüs kullanman da önemlidir. Daha gelişmiş gizlilik isteyen kullanıcılar VPN gibi çözümlerden yararlanabilir, ancak bu tür çözümleri her zaman yasal çerçevede kullanmak gerekir.

IP Adresi Nasıl Öğrenilir?

Kendi IP adresini merak ettiğinde hem yerel hem de genel IP’ni görebilirsin.

Yerel IP adresini öğrenmek için:

Genel IP adresini görmek için:

IP Adresini Daha İyi Anlamak İçin Mini Senaryo

Diyelim ki evde üç cihazın var: laptop, telefon ve akıllı TV. Bu üçü de aynı modeme bağlı olsun.

Ev ağında her birinin farklı yerel IP adresi vardır; ancak internete çıktıklarında dışarıdan bakıldığında tek bir genel IP adresi görünür. Modem, her isteği ayrı ayrı takip eder ve gelen cevapları doğru cihaza geri yollar.

Gördüğün gibi “IP adresi nasıl çalışır?” sorusunun cevabı, internetteki iletişimin temelini oluşturuyor. Cihazların birbirini tanıması, veri paketlerinin doğru hedefe gitmesi ve alan adlarının IP’lere çevrilmesi hep bu sistem sayesinde mümkün oluyor.

IP Adresi Nasıl Çalışır? (SSS)

IP adresi, cihazının ağ üzerindeki “dijital adresi”dir; yani veri paketlerinin sana gelip gidebilmesi için kullanılan sayısal kimliktir. MAC adresi ise ağ kartının fabrika çıkışı, değişmeyen donanım kimliğidir. Kısaca IP adresi “ağdaki konumunu”, MAC adresi ise “cihazın kim olduğunu” söyler. IP adresi ağa göre değişebilir (ev Wi-Fi’si, mobil veri vb.), MAC adresi normal şartlarda aynı kalır.

IPv4 ve IPv6, IP adreslemenin iki farklı sürümüdür; IPv4 daha eski ve sınırlı sayıda adres sunarken, IPv6 çok daha büyük bir adres havuzu sağlar. Günlük kullanımda çoğu zaman hangisini kullandığını fark etmezsin; işletim sistemi, modem ve servis sağlayıcı bunu arka planda halleder. Sadece bazı eski cihaz ya da uygulamalarda IPv6 tam destekli olmayabilir ama modern cihazlarda genelde her ikisi de problemsiz çalışır.

Bunun sebebi NAT (Ağ Adresi Çevirisi) kullanılmasıdır. Modem, ev içindeki cihazlara 192.168.x.x gibi özel IP’ler dağıtır; fakat internete çıkarken tüm bu cihazların trafiğini tek bir genel IP üzerinden gönderir. Dışarıdan bakıldığında sadece modeminin genel IP’si görünür, hangi paketin ev içinde hangi cihaza ait olduğunu da modem, tuttuğu NAT tablosu sayesinde bilir ve geri dönen paketleri doğru iç IP’ye yönlendirir.

Çoğu internet servis sağlayıcı, ev kullanıcılarına dinamik IP verir; yani modem belli aralıklarla veya yeniden bağlandığında farklı bir genel IP alabilir. Mobil veri kullanırken de operatör, yoğunluğa ve altyapıya göre IP’ni sık sık değiştirebilir. Eğer IP adresinin hep aynı kalmasını istiyorsan, servis sağlayıcından statik IP hizmeti alman gerekir; bu genelde ek ücretli ve daha çok sunucu barındırma gibi ihtiyaçlar için tercih edilir.

IP adresin doğrudan “şu apartmandaki şu daire” gibi net bir ev adresine dönüşmez. IP, servis sağlayıcının altyapısında hangi bölgeden bağlandığına dair yaklaşık bir lokasyon verebilir; bu yüzden haritada genel bir şehir ya da semt tahmini yapılabilir ama tam ev adresine ulaşmak için servis sağlayıcı kayıtlarına erişmek gerekir. Bu tür detaylı bilgiye ise normal bir web sitesi ya da sıradan kullanıcı değil, yasal süreçler ve mahkeme/emniyet talepleriyle ulaşılabilir.

DNS’i internetteki “telefon rehberi” gibi düşünebilirsin. İnsanlar orneksite.com gibi isimleri aklında tutar, bilgisayarlar ise IP adresleriyle çalışır. Tarayıcıya bir alan adı yazdığında cihazın, DNS sunucusuna “Bu ismin IP’si nedir?” diye sorar. DNS de ilgili IP adresini bulup geri gönderir. Sonrasında IP üzerinden iletişim kurulur. Yani DNS, okunabilir alan adlarını IP adreslerine çeviren aracı sistemdir.

VPN açtığında, cihazının trafiği önce VPN sunucusuna gider, sonrasında internete çıkar. Dış siteler, artık senin gerçek IP adresini değil VPN sunucusunun IP’sini görür. Bu sayede gerçek IP’n maskelenmiş olur ve çoğu siteye “farklı bir bölgeden bağlanıyormuşsun” gibi görünürsün. Ancak VPN sağlayıcın, teknik olarak sana ait trafiği kayıt altına alabilecek konumdadır; bu yüzden güvenilir VPN servisleri tercih etmek önemlidir.

Tek bir IP adresi üzerinde birden fazla web sitesi barındırmak mümkündür ve çok yaygın bir uygulamadır. Özellikle paylaşımlı hosting hizmetlerinde yüzlerce site aynı IP’yi kullanabilir. Sunucu, tarayıcının gönderdiği “hangi alan adına geldin?” bilgisini (Host header) kontrol ederek seni doğru siteye yönlendirir. Büyük siteler ise performans ve yedeklilik için birden fazla IP adresi ve sunucu kullanabilir.

Wi-Fi’ye bağlıyken internete, ev ya da ofisindeki modem ve onun bağlı olduğu servis sağlayıcı üzerinden çıkarsın; bu nedenle görünen genel IP, sabit internet hattına aittir. Mobil veri kullanırken ise operatörünün hücresel ağı üzerinden internete bağlanırsın ve sana o anda baz istasyonundan bir IP atanır. İki farklı altyapı ve sağlayıcı kullanıldığı için, doğal olarak görünen IP adreslerin de farklı olur.

Tek bir IP adresi, doğrudan “şu sayfayı açtın, şu videoyu izledin” gibi detayları vermez; ancak servis sağlayıcın, geçen trafiğe ve hangi IP’ye hangi anda kimin bağlandığına dair log tutabilir. Ziyaret ettiğin web siteleri de kendi sunucu kayıtlarında IP’ni saklayabilir. Yasal süreçler ve teknik inceleme bir araya geldiğinde, bir IP adresine bağlı geçmiş aktiviteler analiz edilebilir. Bu yüzden IP adresi, gizlilik açısından önemli bir veridir ve bağlantı güvenliği (HTTPS, VPN vb.) burada kritik rol oynar.